Altınoluk

Balıkesir’in Edremit ilçesine bağlı bir beldedir Altınoluk. Edremit-Çanakkale yolu üzerinde, Edremit’e 25 km. uzaklıkta olup Kuzeyinde Kazdağları (İda), güneyinde Ege Denizi (Edremit Körfezi) yer alır. Mitolijide, Truva-Dikili arasındaki Ege kıyılarına “Işıklar Sahili” denilmiştir. Altınoluk; Işıklar sahilinin kıyısında, Efsanevi İda Dağını eteğinde, yemyeşil kutsal zeytin ağaçlarının-masmavi Ege’ ye sevdalıymışçasına aktığı körfezin nazlı güzelidir, Altınoluk. İsviçre Alplerinden sonra dünyanın en yoğun oksijenini insanlığa sunan belde, 365 gün yeşil bir doğaya sahiptir. Bin pınarlı Kaz Dağı’ ndan gelen kaynak suları, Altınoluk’un çeşmelerinden sağlıklı ve tertemiz akar.

İster deniz ister dağ
Havası, suyu ve şifalı otlarıyla sizi bir oksijen cennetine davet ediyoruz. Altınoluk huzur ve sağlık arayanlar için ideal bir yer… İsterseniz Kazdağı’na çıkıp hava alın, isterseniz kanyonda dolaşın…
Çevresindeki Şahinderesi Kanyonu ve altın sarısı renkteki zeytinyağından ismini almış olan Altınoluk’un eski ismi papazlıkmış. Hem deniz, hem de dağ havasının birlikte hissedilebildiği bölge bol oksijenli temiz havası ve dünya çapındaki zeytinyağıyla ünlüdür. Kazdağları eteğinde Edremit Körfezi’nin incisi durumunda olduğu için bölgeye bir çok konut yapılmış. Ancak kalabalık şehir merkezini bırakır da eşsiz güzellikteki kanyon girişi tarafına bakarsanız, dağ manzarası, şelale ve göletler, alabalık çiftlikleri gözlerinize ve damağınıza hitap edebilecek güzellikler sunuyor sizlere. Özellikle Fidanlık mevkii bozuk dağ yoluna rağmen tüm yorgunluğunuzu unutturacak güzellikte.

Günümüzde Altınoluk
Altınoluk aileler için en uygun yazlık tatil beldelerinden biri. Zengin çarşısı, cafe-bar ve çay bahçeleri gün boyu kalabalıkken, akşam yemek sonrası başlayan geziler, gecenin geç saatlerine kadar devam edebiliyor.Altınoluk meydanı dondurmacı Vardar önünde başlayan yürüyüş parkuru sahil boyu ve dalgakıran sonuna dek sürüyor. Vardar dondurmacısından alınan dondurmalar yenirken diğer yandan Altınoluk iskele meydanı’ndaki dev akvaryumda yüzen balıklar keyifle seyredilebilir. Meydana açılan çarşı avlusundaki tezgâhlarda satılan, yöresel özellikli hediyelikler, takılar, yazlık ihtiyaçları oldukça beğeniliyor. Müzikli barlar gençlerin uğrak yerleriyken, sahil boyunca uzanan manzaralı çay bahçeleri ailelerin vakit geçirdikleri yerler oluyor. Altınoluk’ta sadece sahil değil, iç kısımlarda canlı. Marketler dolup taşıyor, eski altınoluk evlerini görmek için gelenler, beğendikleri görüntüleri kameralarına çekiyorlar.
Yöreyi ziyaret eden sevilen sanatçıların konserleri varsa toplananlar etkinliğini neşe ve coşkuyla izliyorlar. Plajlar her yerden denize girme imkanı sağlıyor üstelik ücretsiz.
Eylül ayında adeta uyuyan deniz bu ayda iyice berraklaşıyor.

Balık Havuzu
Altınoluk sahilinde yer alan balık havuzunda, Altınoluk açıklarında tutulmuş köpek balıkları, (Mustelus), Vatozlar (Çuçuna), Kocagöz balık yavruları bulunuyor.
Akvaryum misali cam ve duvar bölümleri içinde sergilenen balık havuzunun yanına girmek isteyen izleyiciler aile giriş ücreti olarak 1 TL ödüyorlar.

Akvaryum etrafında toplanan meraklı izleyiciler sudan başlarını dışarı çıkaran balıkların kafalarını dokunuyorlar.Balıkların kendilerini sudan dışarı atma tehlikesine karşı gece akvaryumun üstü ağ ile kapatılıyor. Gündüz ise balıkların burunlarının zedelenmemesi için ağ toplanıyor.
Üçgen biçimli kanatlarıyla sürekli hareket halinde olan kuyruklu vatozlar, üsten bakıldığında kahverengi ve ürkütücü görünsede, göğüs kısmı beyaz ve bebeksi suratı ile tüm ilgiyi üzerlerine çekiyorlar.
Kooperatifin ikinci akvaryumunda ise çok sayıda çeşitli balığın canlı yaşamı gözler önüne seriliyor. 

1927 Yılına kadar beldenin adı Papazlık olmuştur.Altınoluk kendi güzelliğinin yanı sıra tarihiylede dikkat çekmektedir. Beldedeki ilk tarihi bulgular Kanuni Sultan Süleyman zamanına kadar uzanmaktadır. 

  Altınoluk’ta geçmişden günümüze bir çok tarihi Rum ve Türk sivil mimarlık örneklerini görmek mümkündür. Papazlık(Altınoluk) köyüne ilk yerleşenler Osmanlı Devleti’nin vergi muafiyeti sağladığı Söğütlü yörükleri’dir. 1991 yılında  kentsel sit bölgesi ilan edilen Altınoluk köyünde 36 adet tarihi yapı tescil edilmiştir. Bunun yanında 1994 yılında yapımına başlanan Antandros Amfi Tiyatrosu önemli bir kültürel mirasdır. Öyle ki, kentsel SİT’in tamamlayıcısı gibi olmuştur.

Altınoluk İzmir’e 225, Çanakkale’ye 110, Balıkesir e 115, Edremit’ e 25 km uzaklığında olup Çanakkale, Gökçeada, Truva ,Aleksandreas Troas, Ayvalık ve Dikili çevresindeki turistlik yörelerden birkaçıdır.

Eski söylenenlere göre Altınoluk Çokpınarlar adıyla anılırmış. Altınoluk tarihi yazılarda İDA diye geçen Kazdağları’nın eteklerinde, Edremit körfesinin yanında kurulmuş bir tatil beldesidir. Kazdagları’ nın dört mevsim eksilmeyen yeşili ve oksijeni ile Ege ‘nin pırıl pırıl temiz ve masmavi denizi arasında yeralan Altınoluk’ta oksijen yoğunluğu oldukça yüksektir. Altınoluk sadece kış ve yaz aylarında turizim ile değil aynı zamanda üzerinde kurulu olduğu tarihsel Antandros şehrinin kalıntıları ile de kültür turizimi alanında adı birçok yerde geçen önemli bir tarih merkezdir. Mitolojide Odeysseus’ un truva atı’ nın Kazdağı göknarı’ ndan yapıldıgı söylenmiştir. Bu ender göknar’ın dünyadaki tek dogal bulunduğu yer Kazdağıdır.

Altınoluk ve çevresi ilk gelişmelerin yaşandığı yerlerdir. Her adımda çok eski zamanlardan kalan antik kalıntılara rastalanabilir. Bunların en çarpıcı olanı da Antik Antandros kentidir. Bugün Altınoluk’un içerisinde yer alan bu şehrin, toprak üzerinde çok az kalıntısı vardır. Kentin bulunduğu alan sit alanı ilan edilmiştir.

 Altınoluk’ ta yaşam özellikle yaz aylarında çok renkli geçer, bölgeye yerli ve yabancı turistlerin gelmeye başlamasıyla bir anda kalabalıklaşan Altınoluk sokakları, çeşitli aktivitelere de ev sahipliği yapar ve otelleri, plajları rengarenk oluverir biranda.

  Esasında Akdeniz iklimi özelliklerini taşıyan Altınoluk’da yazları Kazdağları’nın esintileri sayesinde Akdeniz gibi sıcak ve bunaltıcı olmaz.
  Altınoluk kışları ise yağmurlu geçer , hava serindir  fakat kar yağışına pek raslanmaz . Kış  turizmi  bölgede çok yaygın olmadığından  genelde yerli halk kışları bölgededir fakat bayram tatilleri ve özel günlerde de ziyaretçi sayısının artmasıyla çevre hareketlenmektedir.

Altınoluk Zeytin ağaçları ve Kazdağları’nın beldeye getirdiği oksijen ve mükemmel tabiat ile yaz ve kış yaşanmaya değer bir beldedir.